Raf ömrü deyince bir gıdanın renk, koku ve tat gibi karakteristik özelliklerini koruduğu süreyi anlıyoruz. Bu süre gıdadan gıdaya değişiyor. Bazı gıdalar daha çabuk, bazıları daha geç bozuluyor. Raf ömrü uzun olunca kuşkulanıyoruz, acaba bunu sağlayan içerdiği bir koruyucu madde mi diye…
Kuşku duymakta haksız da sayılmayız. Çünkü bazı gıdaların raf ömrünün benzoat ve sorbat gibi koruyucu bir madde ile sağlandığı doğrudur. Hatta meyve suyu sanılan bazı içeceklerin de. Fakat meyve suyu ve meyve nektarı, raf ömrü koruyucu madde ile sağlanan içeceklerden değildir.
Meyve suyunun raf ömrü pastörizasyon ile sağlanıyor. Pastörizasyon, gıda muhafazası için 200 yıldır uygulanan fiziksel bir yöntemdir. Kısaca, bozulmaya yol açan mikroorganizmalar ısı etkisi ile öldürülüyor ve sonradan mikroorganizma bulaşması ambalajla engelleniyor. Ambalaj açılmadığı veya delinmediği sürece meyve suyu bozulmuyor.Fakat ambalaj açıldığında veya delindiğinde havadan mikroorganizma bulaşıyor ve meyve suyu zamanla bozuluyor. Bozulma süresi sıcaklığa göre değişiyor. Buzdolabında daha geç, oda sıcaklığında daha çabuk gerçekleşiyor.
Ambalajı açılan meyve suyunun bozulması doğaldır. Koruyucu madde içermediğinin göstergesidir. Eğer koruyucu madde içerseydi, ambalaj açılsa veya delinse bile bozulmazdı. Çünkü koruyucu madde mikroorganizma gelişmesini engellerdi.
Pastörizasyon ile ambalajlı meyve suyu için sağlanan raf ömrü 12 aydır. Bu sürenin sonu, ambalaj üzerinde tavsiye edilen tüketim tarihi (TETT/best before: ay ve yıl) olarak belirtiliyor.
Unutmayalım ki bu tarih, ambalaj açılmadığı sürece geçerlidir. Ambalaj açıldığında bulaşma ve dolayısı ile bozulma başlar. Bu nedenle, kalan meyve suyu buz dolabında muhafaza edilmeli ve 2-3 gün içinde tüketilmelidir.